Skip links

Baş Dönmesi türleri

Vertigo ve Baş Dönmesi:

Vertigo, kişinin kendisi veya çevresinin döndüğü yanılsamasını yaşadığı bir semptomdur. Bu durum, iç kulak sorunları, beyin problemleri veya diğer sağlık koşullarından kaynaklanabilir. Baş dönmesi ise daha genel bir terimdir ve dengesizlik, sersemlik gibi hisleri de içerebilir.

Vertigo atakları birkaç saniyeden saatlerce sürebilir ve mide bulantısı, kusma, baş ağrısı gibi ek semptomlara neden olabilir. Tedavi, altta yatan nedene bağlı olarak değişir ve ilaçlar, fizik tedavi veya cerrahi müdahaleleri içerebilir.

BPPV (Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo):

BPPV, iç kulaktaki küçük kalsiyum karbonat kristallerinin (otolit) yanlış konumlanmasından kaynaklanan bir vertigo türüdür. Bu durum, baş pozisyonundaki değişikliklerle tetiklenen kısa süreli, şiddetli baş dönmesi ataklarına neden olur.

BPPV genellikle kendiliğinden düzelebilir, ancak semptomlar devam ederse Epley manevrası gibi özel baş pozisyonlama teknikleri kullanılabilir. Bu teknikler, kristalleri doğru konuma geri getirmeyi amaçlar ve çoğu zaman etkilidir.

Kristal Oynaması:

Kristal oynaması, BPPV'nin neden olduğu durumu tanımlamak için kullanılan yaygın bir terimdir. İç kulaktaki denge organında (vestibüler sistem) bulunan küçük kalsiyum karbonat kristallerinin normal konumlarından ayrılarak yanlış yere hareket etmesini ifade eder.

Bu durum, ani baş hareketleriyle tetiklenen kısa süreli, yoğun baş dönmesi ataklarına neden olur. Kristal oynaması genellikle yaşlılarda daha sık görülür, ancak her yaşta ortaya çıkabilir. Tedavisi genellikle özel baş ve vücut manevralarıyla yapılır.

Meniere Hastalığı:

Meniere hastalığı, iç kulakta sıvı birikmesiyle karakterize edilen kronik bir vestibüler bozukluktur. Tekrarlayan vertigo atakları, dalgalanan işitme kaybı, kulak çınlaması ve kulakta dolgunluk hissi gibi semptomlarla kendini gösterir.

Hastalığın kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik faktörler, otoimmün reaksiyonlar veya kan damarı problemleri gibi çeşitli teoriler öne sürülmüştür. Tedavi genellikle semptomatiktir ve yaşam tarzı değişiklikleri, ilaçlar ve bazen cerrahi müdahaleleri içerebilir.

Vestibüler Nörinit:

Vestibüler nörinit, genellikle viral bir enfeksiyonun neden olduğu vestibüler sinirin iltihaplanmasıdır. Bu durum, ani başlayan şiddetli vertigo, mide bulantısı, kusma ve dengesizlikle karakterizedir.

Semptomlar genellikle birkaç gün içinde en yoğun halini alır ve sonra yavaşça iyileşme başlar. Tedavi, semptomları hafifletmeye yönelik ilaçları ve denge rehabilitasyonunu içerir. Çoğu hasta tam olarak iyileşir, ancak bazılarında hafif denge problemleri devam edebilir.

Vestibüler Hipofonksiyon:

Vestibüler hipofonksiyon, vestibüler sistemin normal işlevini yerine getirememesi durumudur. Bu, tek taraflı veya iki taraflı olabilir ve çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir, örneğin vestibüler nörinit, Meniere hastalığı, ototoksisite veya yaşlanma.

Semptomlar arasında kronik baş dönmesi, dengesizlik, görme bulanıklığı ve yürüme zorlukları bulunur. Tedavi genellikle vestibüler rehabilitasyon terapisini içerir, bu terapi beynin diğer duyusal sistemleri kullanarak dengeyi yeniden sağlamasına yardımcı olur.

Vestibüler Yetersizlik:

Vestibüler yetersizlik, vestibüler sistemin işlevini tam olarak yerine getirememesi durumudur. Bu, vestibüler hipofonksiyonun daha şiddetli bir formudur ve genellikle her iki iç kulağı da etkiler.

Bu durum, sürekli dengesizlik, hareket halindeyken görme bulanıklığı (oskilopsi) ve düşme riskinin artması gibi belirtilere neden olur. Nedenleri arasında ototoksik ilaçlar, otoimmün hastalıklar veya yaşlanma bulunabilir. Tedavi, altta yatan nedene yönelik müdahaleleri ve yoğun vestibüler rehabilitasyon programlarını içerir.

HASTALIKLAR

Baş dönmesi, işitme kaybı, kulakta dolgunluk ve çınlama gibi semptomlarla karakterizedir. Bu kronik hastalık, iç kulaktaki sıvı dengesinin bozulması sonucu ortaya çıkar ve tedavi edilmediğinde hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Kliniğimizde, Meniere hastalığının yönetimi için multidisipliner bir yaklaşım benimsenir. İlaç tedavileri, diyet önerileri ve gerektiğinde cerrahi müdahalelerle hastalarımızın semptomlarını kontrol altına almayı hedefliyoruz.

Vestibüler nörit ve vestibüler hipofonksiyon gibi diğer vestibüler rahatsızlıklar da denge bozukluklarına ve sürekli baş dönmesine neden olabilir. Vestibüler nörit, iç kulaktaki denge sinirinin iltihaplanması sonucu ortaya çıkar ve ani, şiddetli baş dönmesi ataklarıyla kendini gösterir. Bu rahatsızlık, hastaların dengelerini sağlamakta zorlanmalarına neden olur.

Vestibüler hipofonksiyon ise iç kulaktaki denge sisteminin yetersiz çalışmasıdır ve kronik denge sorunlarına yol açar. Kliniğimizde bu tür durumlar için ileri tanı teknikleri ve rehabilitasyon programları sunulmakta, hastalarımıza denge egzersizleri ile birlikte özelleştirilmiş tedavi planları uygulanmaktadır.

HASTALARIMIZIN
YORUMLARI

Explore
Drag